çok sevmiş olmalıyım
hala sevmediğime göre

sana son bakışlarımı gördüm bugün
beyaz bir gülün
tomurcuk gözlerinde

çok sevmiş olmalıyım
hala sevdiğime göre

sana bakışlarımı gördüm bugün
beyaz bir gülün gözlerinde

bir mum yakabiliyorsan
karanlık gökyüzün olur

şiir dediğin
dizeyi sen yazmadın
sana canım diyenin canını
bir satırla alamadın

bir kuş gibi çırpıyordu kanadını para
bizi terk eden ayrılığın ürüzgarında

ben bir makinayım
insan denen pislikten
uzak tut beni

gözümün önünde çatladı ışık
bir kadın gibi uzattı bacaklarını geceye
beline kalçasına bakarak yazmaktayım
sikmişim ölçüyü de
heceyi de

dürüst insanları sevemez tanrı
orospu çocukları kadar

tek gücün
kendin hariç
her şeyi öldürebilmek

tefeci
bankacı
ve tanrısı dışında
kimseye borç takma

Rimsky-Korsakov: Scheherazade / Gergiev · Vienna Philharmonic · Salzburg...

bir çatlaktır tarih yüzümüzde
yalan söyleyerek gizlemeye çalıştığımız

alın teriyle zengin olunsaydı
amele pazarında kuyruğa girerdiniz
yılanla solucanla sikerek
çoğaltacak sizi toprak
zevk almaya bakın
baş ucunuzdaki paraları sayarak

sevmek
kendini tanrı ilan etti mi ?
sevmek kimi sevmedi de
cennet hayali kurduk

?

elbette
elbette bir yolu vardır
yaratmak senin elindeyse

neden
karşılaştırdın beni

onunla yan
beni yakacaksan


gözyaşıyna söndüremeyeceği ataşı yakan tanrı
benim gibi vicdan sahibini niye yaratar

elbette günah
nefse mahsustur

Ahmet Aslan - MINNET EYLEMEM

"ne şamın şekeri ne arabın yüzü"

mutluluğun kitabını satan götoğullarına
mutsuzluğun kitabını hediye etmektir

rüya görmekten bıktım
gücün varsa
bana yokluğu göster

annem hiç 23 yaşında ölmedi
ya da hiç 23 yaşında olmadım
bilmek değil
belki  çocuk
hatta baba bile olmak istemiyorum

gelmek için zahmet etme
yokluğunla yaşamanın tadına vardım

seni affedebilirdim

fakat tanrının seni affetmesi

yetmedi bana

şaka lan şaka

müşterisinin hakkını aradığı şirket
batmaya mahkumdur

açlıktan ölmekten korkmuyorum
karnını kadınla doyuran bir erkek olsam bile
eğer tanrı beni bir kadına muktaç olarak yarattıysa
ve kadınsızlıktan olursa ölüm nedenim
birden fazla am sikenin
götünü sikmediğim içindir

sen de geçip gidececeksin
nice yıldız gibi
karanlığımda göz kırparak
sonunda öleceğini bilerek
göz kırpa kırpa yaşamak
şimdi ben kime isyan edeyim
bana bu gözü verene mi
sana bu güzelliği verene mi
ya bu karanlık
kimin öksüzü
?

oksijen yaktığı
hidrojen yandığı için suçludur
susuz kalana kadar
bana üşüyorum deme

suyun sağından gidip
sağından geldim
giderken su
gelirken şarap içtim
yoruldum ama
hiç mutsuz olmadım
sağımda insanların
solumda tanrının bahçesi vardı
hak geçmesin diye
ikisini de sevmek istedim

yürümekten yorulduğu için
otobüs durağındaki
banka oturmuş bir yolcuydum
bilet alacak param vardı
fakat acelem yoktu

en büyük şaban

düşmek zorundaydım
senin uçurumun kadar güzel
bir manzara olmadığını söyledi gözlerin
bakışlarını gözlerimden kaçırdıkça tekrar
tekrar düşmek istedim

hiç kimseyi sevemiyorum senin ben olduğumu göremediğimden beri

bana vermeye uğraştığınız
dokuz doksandokuz sizi olsun
ben zaten
on üzerinden onum

imtihan atma
orospu çocuğu
tanrı değilsin zaten
boka batsın tarikatınız

ölmekten yorulmamaktır yaşamak
bir kez öleceğine inananlar
ya ateisttir
ya da müslüman

iki şahit yetiyordu
herkesin evli olduğumuza inanması için
birbirimize inanabilmek için
mahalleyi ayağa kaldırdık
iki zar yetiyordu
hayatlarımızı kumar masalarında harcamaya
ikimizin ayağına birden basıyordu
hayallerimizi süsleyen aşk
hep yek düşüyorduk

nerede içersen iç
evinden dışarıya çıkamazsın

müslüman olana kadar
dört karım
zibilyon kadar cariyem vardı
seni tanıyana kadar
sayısızdı yalnızlığım
ne erkekdin sen
ne de kadın

vazgeçtim

ekmeğini yediğinin kılıcını kuşanır insan
selalardan çıkan nefesle söndü
yiyemediğimiz pastayı süsleyen mumlar

yine kimi taşlayarak öldürecek
yine kimin etini
kemiğinden deniz kabuklarıyla ayrıracaksınız

ışıkları söndürdüm
gözlerimi kapadım
bir gürültü koptu
kimse kapımı çalmadı

tuzak kurmadan önce
sağınıza solunuza bir bakın
tanrı
yanınızda mı

?

gözleri karanlıkta görmeyeneler için güneş yerinde sayar

içim beni terk ediyor
senin için yağmurların unuttuğu yollarda
çıkamıyor aşkım yazdan
sana çürüyorum her sonbahar
hep geç kalıyorum kendime
azalarak yaşamamı sağlıyor hayat
oysa erkenden çıkmıştım
senin bindiğin otobüsün durağına
kaçırdığım hiç bir seferi kalmadı
bu şehir
eskişehir

ahiret günü varken
sikmişim
dünyaya ayak bastığım günü

alırım ehliyetini

zaman bir ekmekti
pasta yiyecek zamanımız
hiç olmadı
kuşlar gibi kırıntılarla avunduk ama
kanadımız hiç olmadı

Cahit Oben - En Büyük Şaban Film Müziği

sanat
her gerçeği hafta sonu
evine gönderen bir hapisane müdürüdür

sanatçı
her hafta sonu
içine girerek rahatladığı dört duvarın
gerçeğin üzerine vurulan bir zincir olduğunu
fark edemeyen
bir aciz
bir zavallıdır

söylediğiniz her söz
lehinize delil olarak kullanılacaktır
ona göre iftira atın

benden başka
kendini sevmeyen birine
hiç soru sordun mu ?
aynaya bakmadan
cevap verme

koynunda beslediğin yılandır dediler
züppelerin derisiyle kemer yaptığı yaratığın
darağacımı süslemesini istedim

ruhunu değil
eşyalarını yenilemekten
zevk alan
yaratıklar için
evlilik
sapıklıktır

rakının yenisini
biranın şatını içer

içmeden beni
sarhoş eder

bugün git
yarın gel ölüm

yorgunum

bunların hepsi soru sormuş
sormadan öğrenmeye çalışan kim var
?

şiiri sevmiyorum dedi
peki dedim
havadan sudan konuştuk
bana
seni seviyorum dedi
şiiri sevmeyen
bir şairi sevemez dedim
bana şiiri unutturacağına dair
söz verdi

gözünü kıpmadan
var olana
tanrı demek
zoruma gitmez

bu gece bayram gecesi
üşümemek için dua etme zamanı
sarılıp uyuyacak papucumu almış babam
anam babama sarılırken içten

çocukken gözlerim vardı
düşünerek bakardım
ışık gözlerimi büyüttü
bakarken düşünemez oldum

orospu çocuğu değilseniz
ananızı satmanın bir yolunu bulun

muhtaç olduğunuz kudret
anayasada mevcuttur

kanunun eti güzeldir
sokmasını bilene

"sordum
haram değildür"

parayla sarhoş olan
yeryüzünde bozgunculuk yapan
hakim ve savcıları kapsamayan kanun maddesi
bilincini kaybedecek kadar para kazanmak haram değilse
sikmişim komünizmi

yok olamadıktan sonra
yaşlanmak kimin umurunda

bir yıldızın gecesiyim
şiiri bıraktığım gece öleceğim

yararı zararından azdır
insan sağlına en zararlı madde
insandır

insan dostumuz olsaydı
insan olurduk

şimdi siktir git
dikilme tepemde
bulut gölgesinden başkasına katlanamam

içmiyorsan da dilini çek
şarabıma zarar verme
başka nasihat istemez

o başka biriyle dokunduğun sevginin
bir başkasıyla dokunmasını hissetmemek gibi
sevemeyeceksin sevgiliyi

sifon çekildiğinde
hepimiz aynı deliğe yuvarlanıp gideceğiz
yıldızına kuyruk takmak isteyen buyursun
karanlık emrimize amade

biri hasta
diğeri üçüncü kattan düşmüş sakat
üstelik patronun kadeşleri
bedenlerine yük yüklememek için hepimiz yarıştayız
spartaküsün sırtındaki küfeyi yardan atıp
yere yığılan garibanı kendine getirmeye çalıştığı
gariban köylü ile birlikte
hepimiz çırpınmaktayız


şekil müptelası gerzek
garibanı yanında istemedi
ki yaşça kendinden büyük olduğu halde
ona salat etmek istemedi
oysa bir kaza kolunu kanadını
güçsüz kılmıştı

o beynini siktiğim salağına
yine ondan yaşça büyük
fakat daha güçlü biri
takma dişlerini gösterdi

söz ikiye ayrılır
felsefe ve dedikodu

ekmeğimi çalma
şerefini siktiğim maymunu
götün yiyorsa
kalemimi çal

aşık olmak istemiyorsan
sekten başka bir kız düşünme

gördüğüm görmediğim her şeye kükredim
ekmeğini yediğim sahibimin boynuma vurduğu zincir
olmasaydı belki düşmanlarımla baş edebilirdim
affetmeyi öğrenene kadar
intikamı zafer bildim

fenerimi astığım çivi
kıskandın mı
güneşin battığı yere doğru yürürken yediğim
dalından ayrı düşemeyen
vişnenin çekirdeklerini

tanrı değilsen
kapa çeneni
tanrı isen
kalbimlik ağzımı
açtırma şimdi

yaratmak
bilinmeyi göze almaktır

hayalimin hayal kalmasını sağla
gerçekleşip gerçekleşmemesi umurumda değil

metroya binenler öldü de
hususi jete binenler ölmedi mi
sıradan biri olmamak için
ruhunuzu sattınız ibineler
sıradan biri olmaktan korksaydık
bilet alıp sıraya girmedik
beynini siktiğim salakları
parası olana da
olmayana da
ölüm bedava

herşey yolunda
daha da iyi olacak
beni bu azaptan kurtar tanrım

değişmeyen tek şey yalnızlıktır
asla tanrı olamayacağım
tanrı beni severse insan
sevmezse iblis olacağım
yalnızlık
her sokağı çıkmazla çeviren bir duvardır
kırılmayan tek taş
sevgidir bahçemizi ayıran duvar
herkes herkesin olamayacak
tanrı
asla bir insan olamayacak

 yazmadıklarım arasına katıl şiir

reklam

söz konusu orospu çocuğuysa
reklam yapmaya gerek yoktur

tanrı olsaydım
isyankarları bağrıma basardım

ne demiştim ben kendime
?
unutsam  bile
seviyorum seni

hayal kurmadan istiyorum
ölmek ya da yaşamak

sevgiden ödüm patladı
azraile zor yetiştirdiler

hiç kimseyle seks yapamayanların
bir sevgili tanımı
sekse ihtiyaç duymadığı halde
yarattığı varlığa
habibim diyen bir tanrı
var
ınvaziyet alın genşler
buralar eskiden yonca tarlasıydı

bedenimi çıkarıp
toprağa asana kadar
neyi nasıl giyindiğimi söyleyemem

IIO - Rapture (HQ)

benim imtihanım
beni imtihan edenleri
imtihan etmek

gerçeğü en az konuşan söyler
sessizliğin tanrı olma iktimali yoktur

azraille sözlüyüm

Kate nash - Nicest thing lyrics.

önmüş bir fener var alnımda
gözünü karanlıktan ayırma

öldükten sonra
sikmişim hayatı

erkekleri aptal yerine koyarak
zeki olduğunu kanıtlamaya çalışırsan
yüz liradan fazla sevilemezsin

tanrı olsan
evsizlere ceza vermezdin

söz konusu zevk almaksa
mutluluk teferruattır

ne güneşin doğduğuna inan
ne de battığına
ne seni sevdiğimi düşün
ne de bir başkasını

hiç kimsenin bilmediği bir dilde
gülümsemek istedim kendime

içmek için değil
biraz yürümek için
şarap almaya gitmektir

bugün ben bir çirkin gördüm

yumruk vurdum kırılmadı

zekayı yapan değilsen
kendinden başka her şeyi
yok edebilirsin

okumadım
hiç kitap şeklinde
çığırt kanım da olmadı

baba mısın ?

bildiğim kadarıyla ancak
hayır diyebilirim

bir doğum günümde
bana bir tıramway bileti hediye etmeden
ölse bile
mezarıma gitmenin bir yolunu bulacağım

iz bırakmak isteyen
sürüden ayrılır
seni takip eden tanrı
bir ayağa muhtaç olmadığını sürüye
daha güzel
nasıl anlatır

?

gerçeğin iki avukatı vardır

kara delik gibidir
uzunluğumdan kaçamaz derinliğin

gelmeyeceğini bildiğim için değil
üzülmeyi sevdiğim için yazdım

seni gömmeyi bekleyenleri
heykele dönüştüren bir zaman dilimidir hayat

ben olduğuma emin olduğum şey
kesinlikle senin yüreğin değildi

beni mahvettiğini bilme