başlık altındaki düşünceleri hızlıca okuyunca
aklıma kitap ehli ifadesi geldi
itişmenizden bağımsız düşüncelerim şunlar olsun
ehli kitap olmak ne demek olabilir
kendilerine kitap verilenler kimler
ara ara basım hataları düzeltilen
ve zamana uygun eklemelerle büyüyen tek bir kitap mı var
yoksa insanlara verilen farklı farklı kitaplar mı var
belki de şöyledir
bir kitap vardır
bu kitap uygun görülen bir kişi tarafından yazılmıştır
kitapta nihai olarak yer alması gereken cümleler
tanrı tarafından onaylanarak ayet haline getirilmiştir
sonra bu kitabı yazan ölmüştür
ancak ölmeden önce etrafındakilere söyle demiş olabilir
ben kendi kitabımı yazdım
tanrı beğendiği cümlelerimi kamulaştırdı ve ayet haline getirdi
beğenmediği veya gerek görmediği cümlelerime kitapta yer vermedi
yaşantımla fikirlerimle meydana getirdiğim bu eseri size örnek gösteriyor
işte şimdi siz de kitap ehli oldunuz
kitabınızı benim gibi yazarsanız tanrı sizden memnun kalır
zaman geçtikçe hatta kitabın yazarı ölür ölmez
kitap kitapta yazanlar yazarı ve editörü olarak tanrı saldırıya uğradı
kitap belki de tam olarak bir yerlerde asıl metniyle korundu
ancak toplumun elinde aslına uygun olmayan
içeriği safsatalarla hurafelerle dolu sayfalar dolaşır oldu
ancak toplum hala kitap ehli
bilgiyi düşünceyi yazı üzerinden aktarabiliyor
ve hayatını sürdürürken kitaplardan faydalanıyor
ardından bu toplumun içinden biri daha çıkıyor
başa dönerek nasıl olması gerektiğini tekrar anlatıyor
tabi zaman geçmiş ortam değişmiş çoğu şey eksisi gibi değil
başlıyor kendi kitabını yazmaya
tanrı yine editörlük yapıyor
yeni kitabı yazanın önceki kitabı
ve dolaşımda olan diğer kitapları okuduğunu varsayıyorum
kitabını yazarken pek çok olay yaşanıyor
belki kitabını bitiremeden öldürülüyor
ya da kitabını bitirebilecek kadar yaşıyor
bunun böyle böyle 1400 sene öncesine sürdüğünü düşünüyorum
tanrı bu kitabı son kitap ilan ediyor
ve size artık kitap nasıl yazılır örnekler göstererek öğrettim diyor
diyeceksiniz ki hiç kitap ve yazar örneği görmemiş insanlar ne olacak
işte burada vahiy kavramı devreye giriyor
dediği gibi
hepimiz gibi bir insan
ama sadece vahiy alıyor
peki diğer insanlar niye alamıyor
bence bunun bir izahı var
aslında her insan hatta her varlık tanrı ile her an iletişim halinde
tanrı her varlığa her an rehberlik ediyor
bu rehberliği sorgusuz sualsiz yerine getirenler var
istemeden ama yine harfiyen yerine getirenler var
isteyerek eksiksiz yerine getirenler var
isteyerek veya istemeyerek yerine getirmeyenler var
bir elçi ile bir insan arasındaki fark şu olabilir
elçiye yani kitabını yazan kişiye tanrı
rehberliğini kimliğini açık ederek yapar
diğer insanlara ise kimliğini açık etmeden yapar
fakat tüm varlığın özüne bu rehberlik ulaşır
bu bakış açısıyla okumaya başladım ben kuranı
ve diğer kitapları
kuran muhammedin hayatıdır
kuranda yer alan diğer hususlar muhammede ulaşan doğru bilgilerdir
geçmişteki yazarların hayatlarına dair anlatımlar vardır
muhammedin felsefi görüşleri vardır
bilime sanata bakış açısı vardır
çocuğa kadına kısaca hayata ve tanrıya verdiği değerdir kuran
kendi ortamında maruz kaldığı şartlarda verdiği bir mücadeledir
bire bir aynısı yapmak zorunda değilsin
ki istesen de yapamaz tıkanır yok olursun
örnek alman gereken şey şekil değildir
mevzunun özüdür
tanrı zaten ileride bu özü sarsacak sözleri onaylamamıştır
o güneşin bir gün yok olacağını düşünürken çamura batacak demiştir
sen bunu bugün kara deliğe dönüşecek şeklinde tanımlarsın
başka biri denizi yarmıştır
sen gelgit olaylarıyla bunu açıklarsın
önceki anlatımlara güncel yorumlar getirerek hikayeyi zenginleştirirsin
her satırını bire bir algılamak zorunda da değilsin
mevzunun özüne odaklanırsan rahatlarsın
kendi kitabını yazıyorsun
ortamın farklı olaylar farklı nasıl bir yol izleyeceksin
zırt pırt örnek kitap yazan yazdıran biri mi olacak yanında
aklın fikrin vicdanın yok mu
attığın her adımla aldığın her kararla kitabına bir satır ekliyorsun
günün birinde bu kitaplar biri tarafından incelenirse
kitabı inceleyenin elindesin
tek silahın onu memnun edecek cümlelerin
tabi kurabildiysen
yoksa kitabın çöp
fasarya
kuran vahyin olguya dönüşmesidir
eline kitabını alıp tanrının karşısına çıkınca
gözlemin deneyin sonucun ne olacağına dair bir örnektir