gücün her şeye yetiyor
ama bahane arıyorsun
zavallı tanrım
kendini cezalandıracak bir şeye muhtaç olman
...
atlamayın hemen
düşünüyorum
şehirdeki cehaleti yok etmeden
adım başı leş bıraksan da ardında
dağdaki teröristi yok edemezsin
ülkenin bugün içine düştüğü bataktan
sadece halkını eğitmeyen idareciler sorumludur
şu an onları sahil kenarındaki villalarında bulabilirsiniz
alevler sokakları sardığındaysa
hepsi çoktan denize açılmış olurlar
yanan evlere bakarak söyleyecekleri söz bellidir
bunların işe yaramaz insanlar olduklarını biliyorduk
ellerinden geleni fazlasıyla yaptıklarına dair içleri huzurla doludur
bir ağaca baktığında
sadece kereste gören bir tüccardan farkı olmalıdır devlet adamının
sanatkar ruhları bulunmayan kişiler tasarruf sahibi olduklarında
limon sandıklarının çetelesini tutan kabzımalar gibi yaparlar işlerini
göremiyorum yüzlerinizi
karanlık kambur bir ebenin kestiği bir karın bağı
ama doğmuyor bir güneş gibi gözleriniz gözlerimde
yüzleriniz körlüğe ruhunu veren o pişmanlık
ömrüm boyunca suçladım kendimi
asla iyi bir düşünce olmadım beynimde
beynim bakışlarınıza diş geçiremeyen bir fakir
varlığım ışık dileniyor ayak seslerinden
kainatın demircisi soğuk günahlar dövüyor zamanın örsünde
topuklarını vura vura geçiyor yanımdan kadınsı bir ölüm
kalbime yıldırımlar düşüyor soğuk bakışlarından
gözleri bozuk bir para gibi düşüyor açtığım mendile
aşığa bir sadaka aşığa bir sadaka çirkin kadın
kim bilebilir ne kadar çirkin olduğunu bir yalnızın